INTRODUCTION: The use of smaller instruments in laparoscopy has been hypothesized to reduce pain and increase cosmesis. However, although nearly 2 decades have passed since the first mini-laparoscopic cholecystectomy (MLC), it has gained little interest. The aim of this study was to compare the outcomes of MLC with a traditional laparoscopic cholecystectomy (TLC).
METHODS: Patients who underwent MLC between February 6, 2016 and October 26, 2016 were included in this study. As a comparison group, patients who had TLC performed during the same period were also evaluated. The variables studied were demographic details, operating time, blood loss, postoperative pain score, length of hospital stay, and the early (<30 day) complication rate.
RESULTS: A total of 16 MLCs and 75 TLCs were performed. In the MLC group, there were 6 (37.5%) men and 10 (62.5%) women with a mean age of 40.94±12.3 years. In the comparison group, there were 35 (46.7%) men and 40 (53.3%) women with a mean age of 46.36±14.86 years. No patients were converted to open surgery. The average operating time was 47.06±15.15 minutes in the MLC group and 70.53±40.04 minutes in the TLC group (p=0.021). The average blood loss was 1.88±1.86 mL and 10.00±22.19 mL in MLC and TLC groups, respectively (p=0.005). The mean Visual Analogue Scale (VAS) score was 30.00±19.66 and 32.93±21.59, respectively, and the length of hospital stay was 1.19±0.40 days and 1.47±1.09 days in MLC and TLC groups, respectively (p=0.689 and p=0.486, correspondingly). There were 2 (2.2%) early (<30 days) postoperative complications. The mortality was nil.
DISCUSSION AND CONCLUSION: According to the results of this preliminary study, MLC was a safe and feasible variant of laparoscopic cholecystectomy. With respect to the length of hospital stay and complication rate, both procedures were equal. Additionally, a decrease in the incisional hernia rate of the “mini” ports could be hypothesized. Further studies with a larger cohort are needed.
GİRİŞ ve AMAÇ: Laparoskopide daha ince alet kullanımının ağrıyı azalttığı ve kozmetiği artırdığı öne sürülmüştür. Minilaparoskopik kolesistektominin (MLK) tanıtılmasından bu yana iki dekattan fazla süre geçmesine rağmen az ilgi görmüştür. Bunun sebepleri arasında ince aletlerin daha dayanıksız olması, daha kötü görüntü kalitesi ve daha küçük alet uçları olduğu öne sürülebilir. Bu çalışmada MLK ve klasik laparoskopik kolesistektomi (KLK) ameliyatlarının sonuçlarını karşılaştırmayı amaçladık.
YÖNTEM ve GEREÇLER: 6 Şubat ve 26 Ekim 2016 tarihleri arasında MLK ameliyatı uygulanan hastalar çalışmaya dahil edildi. Karşılaştırma grubu olarak aynı süre içerisinde KLK ameliyatı uygulanan hastalar kullanıldı. Veriler prospektif olarak tutulan hasta kayıtlarından retrospektif olarak incelendi. İncelenen parametreler arasında hastaların demografik özellikleri, ameliyat süresi, kan kaybı, ameliyat sonrası ağrı skoru, hastanede kalış süresi ve erken (<30 gün) komplikasyon oranları bulunmaktadır. Ameliyat sonrası ağrı postoperatif birinci günde görsel analog ölçeği (GAÖ) skoru ile 0’dan 10’a kadar değerlendirildi.
BULGULAR: Çalışma süresi içerisinde 16 hastaya MLK ve 75 hastaya TLK uygulandı. MLK grubunda 6 (%37,5) erkek ve 10 (%62,5) kadın hasta mevcuttu. MLK grubunda ortalama yaş 40,94±12,3 yıl idi. KLK grubunda 35 (%46,7) erkek ve 40 (%53,3) kadın mevcuttu. KLK grubunun ortalama yaşı 46,36±14,86 yıl idi. Hiçbir hastada açığa geçilmedi. Ortalama ameliyat süresi MLK ve KLK grupları için sırasıyla 47,06±15,15 dk ve 70,53±40,04 dk idi (p=0,021). Ortalama kan kaybı MLK ve KLK gruplarında sırasıyla 1,88±1,86 mL ve 10,00±22,19 mL bulundu (p=0,005). Ortalama GAÖ skoru ve hastanede kalış süreleri MLK ve KLK grupları için sırasıyla 30,00±19,66’ya karşı 32,93±21,59 ve 1,19±0,40’a karşı 1,47±1,09 gün olarak hesaplandı (sırasıyla p=0,689 ve p=0,486). Erken postoperatif komplikasyon iki (%2,2) hastada görüldü. Mortalite görülmedi.
TARTIŞMA ve SONUÇ: Bu pilot çalışmanın sonucuna göre MLK yöntemi güvenlidir. Hastanede kalış süreleri ve komplikasyon oranları hesaba katıldığında her iki yöntemin sonuçları da benzerdi. ‘Mini’ trokarların daha az insizyonel fıtığa neden olabileceği ileri sürülebilir. Çok sayıda hastadan oluşan ileri çalışmalara ihtiyaç vardır.